"Product Placement" diye tabir edilen ürün yerleştirme konsepti ile ilgili CNBCE de yapılmış bir haber.
Wednesday, December 12, 2007
Tuesday, December 11, 2007
Nike Türk Milli Takımı İçin Yeni Forma Tasarladı

Nike, sponsoru olduğu Türk Milli Futbol Takımı için yepyeni bir forma tasarladı. Dış saha forması olarak kullanılacak yeni forma, Türkiye'nin geleneksel mimarisinde çok önemli yer tutan çinilerin rengi olan turkuaz detaylarla tasarlandı. Yeni forma vücuda oturan ve terletmeyen özelliklere sahip.
Türk Milli Futbol Takımı'nın sponsoru Nike, dış sahada giyilmek üzere milli takım için yepyeni bir forma tasarladı. Bundan böyle Türk Milli Futbol Takımı, deplasman maçlarına Türkiye'nin geleneksel mimarisinin en önemli unsurlarından çinilerin rengi olarak bilinen turkuaz renkli formalarla çıkacak. Türk kültürünün simge rengi turkuaz tonları ile beyazın bir arada kullanıldığı yeni forma, futbolcunun sahada en rahat şekilde mücadele etmesine olanak tanıyan incelikli bir teknolojinin ürünü olarak ortaya çıktı.
Formanın üst kısmı beyaz üzerine turkuaz tonda modern bir yaka ile omuzlardan ve her iki koldan aşağıya inen turkuaz ince şeritten oluşuyor. Göğsün sol tarafında ise Türk bayrağı yer alıyor. Boynun arka kısmında 'Türkiye' yazısı, iç kısmında ise ülkenin çeşitli tarihi eserlerindeki çini desenlerinden esinlenmiş geleneksel Türk mozaiği yer alıyor. Tamamen turkuaz renkte tasarlanan dış saha şortlarının yanı sıra üst kısmında ince beyaz şeritlerin bulunduğu turkuaz renkli çoraplar da yeni formanın en önemli parçaları. Formaların üzerinde yer alan numaralar ve harfler Türkçe karakterlerle yazılmış olup yine Türkiye'nin tipik mimari ve tekstil tasarımlarının derin izlerini taşıyor. Yeni forma, gerek tasarımı gerekse üretiminde kullanılan malzemenin niteliğiyle sahada mücadele veren milli futbolcuların mücadele performanslarını artıracak özelliklere sahip. Bu özelliklerden biri, formanın vücuda oturan ve vücut üzerinde daha sıkı bir görüntü verecek şekilde tasarlanmış olması. Futbolcuların oyun içerisinde rakip tarafından tutulup, çekilmesini zorlaştıran yeni formanın arka kısmında da vücuda hava aldıran ve serin tutan ergonomik bir ağ bulunuyor.
Deplasman maçlarına beyaz-turkuaz renk kombinasyonu ile çıkacak olan Türk Milli Takımı'nın kendi evindeki maçlarda giymesi için tasarlanan klasik kırmızı renkli forma da yakında tanıtılacak.
Türk futbolunun parlayan yıldızı ve A Milli Takım'ın başarılı oyuncusu Arda Turan, turkuazın Türkiye ile özdeşleşen bir renk olduğunu, yeni formayı çok beğendiğini ve Türkiye'yi diğer ülkelerden ayıracak bir özellik olduğunu söyledi. Turan, sözlerine şöyle devam etti:
'Herkesin bizi formalarımızdan hatırlayacağı yepyeni bir tasarımla karşı karşıyayız. Bu formamızla güzel başarılara imza atacağımızı düşünüyorum. Türkiye Milli Takımı'nı bu formayla izlemek halkımızın da çok hoşuna gidecektir. Formanın bana kendimi nasıl hissettirdiği gerçekten performans açısından çok önemlidir. Çünkü futbolcular maça psikolojik olarak da hazırlanmak zorundalar. Forma ile kendimi iyi hissetmem gerçekten performansımı da etkileyen, çok önemli bir unsur. Ben, milli takım formamı ne zaman giysem çok heyecanlanıyorum ve bu çok hoşuma gidiyor. Bana çok güzel bir his veriyor. Kendimi daha iyi hissediyorum ve maça daha iyi konsantre oluyorum.'
Arda Turan yeni formanın vücuda oturan, daha dar kesimli olmasının da bir avantaj olduğunu belirterek, 'Milli takımın yeni formalarının dar olması çok büyük bir avantaj. Futbolda saniyelerin hatta saliselerin çok önemli olduğunu biliyoruz. Formanın darlığı rakibin seni çekmesini engelliyor. Bunlar skorları değiştirebilecek hareketler. Nike'ın tasarladığı yeni forma bize büyük bir avantaj sağlayacaktır diye düşünüyorum' şeklinde konuştu.
Monday, December 10, 2007
Kırmızı Tabanlar Yerli Malı Nursace
AJDA DA GİYİYOR
Özışık, firmanın isim ve müşteri portföyü nedeniyle sadece muhafazakâr kesime hitap ediyormuş gibi gösterilmesine de itiraz ederek, “Biz son derece geniş ve farklı bir müşteri fortföyüne sahibiz. Ürünlerimizi Ajda Pekkan da giyiyor, Melih Gökçek’in eşi de. Şebnem Dönmez de giyiyor.” dedi. Özışık, fiyatları konusunda da şu bilgiyi verdi: “Fiyatlarımız malzeme ve modellere göre 190 ila 390 YTL aralığında değişiyor. Ama 590 YTL’ye de ayakkabımız var.”
AYAKKABININ GERÇEK GURUSU!
Ünlü ayakkabı tasarımcısı Cristian Lauboutin devasa yükseklikteki topukları destekleyen kırmızı tabanlarını alamet-i farika olarak kullanıyor. Ne kadar yüksek olursa olsun platform tabanları ve uygun desteklenmiş topuklarıyla seksi ayaklar yaratan Louboutin’in ayakkabıları dünyanın prestij merkezlerindeki şubelerinde satışa sunuluyor. Louboutin’i her sezonuyla trend belirleyici olma özelliiğini koruyor.
KENDİNE GÜVENEN KADININ TERCİHİ
Nursace, firma sahibi Nurettin Sabri Çelik’in ilk hecelerinin birleştirilmesiyle oluşmuş! İnternet sitesine göre ‘Nursace Kadın’ı: Kaliteyi ve kendine güveni yaratan giyim tarzını benimsemiş, asil çekici, duygusal, kışkırtıcı, yani giderek birbirine benzeşen dünyadaki, ‘Benzersiz Kadınlar’dır
Thursday, December 6, 2007
Wednesday, December 5, 2007
Atatürk Süveteri
Güneş, ''Ertesi sabah, tasarımcılarımızla reklam filmini yeniden izledik. Atatürk'ün söz konusu süveteri giyerek çektirdiği fotoğrafları inceledik ve birkaç günün sonunda, sınırlı sayıda ürettiğimiz süveterleri mağazalarımızda satışa sunduk'' dedi.
Güneş, talep gelmesi durumunda süveter üretimini artırmayı düşündüklerini de sözlerine ekledi. Süveterin 99 YTL'den satışa sunulduğu bildirildi.
Wednesday, November 14, 2007
Birileri Atatürk süveteri yapmalı

(Cengiz Semercioğlu'nun Hürriyet'teki yazısından alınmıştır)
Thursday, October 25, 2007
'Şehrazat' 20 ton sattı

Denizli'de bir iplik firması sahibinin, eşinin ilgiyle izlediği dizinin ana karakterinden esinlenerek, “Şehrazat” adını verdiği iki iplik koleksiyonu sayesinde satışlarını ciddi ölçüde artırarak, ihracata hazırlandığı öğrenildi.Aile şirketi olarak faaliyet gösteren Güzelköy İplik ve Tekstil Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nin 5 yıl önce yönetimini devralan Vedat Keser (28), eşi Ayşegül Sezer ile birlikte çalıştığı fabrikada, yılda ortalama 150 ton örgü ipliği ürettiklerini belirtti.
Eşinin tavsiyesiyle geçen yıl Bergüzar Korel'in Binbir Gece adlı dizide canlandırdığı karakter olan “Şehrazat” adıyla iki örgü yünü imal ettiklerini bildiren Sezer, ürünlerin kısa sürede ilgi görmesi üzerine üretimi 20 ton daha artırdıklarını söyledi.
Tuesday, September 18, 2007
Adalar’da ‘Hatırla Sevgili’ primi


Hayranları hâlâ kapısında
15 odası, iki banyosu var Yaklaşık iki bin metrekarelik bir alan üzerine kurulu olan köşkte 15 oda, bir mutfak, iki banyo, üç tuvalet, bir ofis ve ağaçlarla dolu geniş bir bahçe bulunuyor. Kitapta ayrıca köşkün bahçesinde bir tür katlı çeşme olarak tanımlayabileceğimiz bir selsebil bulunduğu yazıyor. Köşke Birinci Dünya Savaşı sırasında Hazine (Milli Emlak) tarafından el konulmuş. Birkaç kez el değiştirmiş. 1938’de ise Borovalı ailesine geçmiş. Uzun yıllar sonra geçen Temmuz ayında 7 küsur milyon dolar’a yeni sahibinin olmuş. Ancak mal sahibinin kimliği konusunda hâlâ bazı soru işaretleri var. Kulağımıza gelen söylentilerde Arkas Holding adı geçiyordu ama holding bu konuda bizimle görüşmek istemedi.Gelelim dizilerin emlak piyasasına etkisine. İstanbul’un dört bir yanında dizi çekimleri var. Tarihi dokusu ve sakinliği nedeniyle Adalar’a yoğun bir ilgi olduğu da kesin. Bu yoğun ilginin emlak piyasasını nasıl etkilediğini öğrenmek için konunun uzmanı, TURYAP yönetim kurulu üyesi Başak Soner’le görüştük. Soner, ''Adalar’daki tarihi özelliği olan büyük köşkler 2-3 milyon YTL’den, daireler 150-200 bin dolar’dan el değiştiriyor. Con Paşa Köşkü’nün geçen aylarda 7 milyon 250 bin dolar’a satıldığını öğrendik. Bu, Büyükada için çok çok iyi bir rakam. Onun yakınında yer alan, Troçki’nin bir dönem yaşadığı köşk ise 1 milyon 750 bin dolar’a alıcı buldu. Adalar şu an imara kapalı. Yeni inşaat yapılmıyor. Sadece şahsa ait arazi üzerine, şahıs malı bina yapılabiliyor. Bugün deprem profesörlerinin hemen hemen hepsi Adalar’dan ev almış durumdalar. Bu maalesef basına intikal etmiyor'' dedi.
Semtlerin reklamı oluyorFunda&Zafer Emlak’tan Zafer Erkan ise ''Son dönemlerde konut fiyatlarında ciddi bir artış var. Dizi çekimlerinin de buna elbette bir etkisi oluyor. Sonuçta evlerin, semtlerin reklamını yapıyor bu diziler. Dizi film çekimleri için de çok talep oluyor ama mal sahipleri evleri zarar görecek korkusu ile buna çok sıcak bakmıyor'' diye ekliyor.Yasemin’in gerçek evi Dizide Yasemin ile Ahmet karşılıklı evlerde oturuyor gibi görünüyordu. Gerçekte ise durum biraz daha farklı. Dizide Con Paşa Köşkü’nün tam karşısındaki Yalman Yalısı’nın sadece dış cephe görüntüleri kullanılıyordu. Maden mahallesindeki Malul Gazi Caddesi’nde bulunan Meziki Köşkü’nde ise Yasemin’in evinin iç görüntüleri çekilmiş. Ada merkezinden kısa bir yürüyüşle ya da beş dakikalık bir fayton yolculuğu ile ulaşılabilen köşk 1870 yılında inşa edilmiş. Yeni sezonda ‘Dudaktan Kalbe’ dizisini ağırlayacak.
Popstar Alaturka’da kostümler konuşuyor
kaynak: http://www.milliyet.com.tr/2007/09/18/cafe/caf02.html
Monday, September 17, 2007
Modacılar, sinemadan ilham alıyor

Saturday, September 8, 2007
Karan çifti, aile duygusunu verdi

kaynak: http://www.sabah.com.tr/gny/haber,D46841377D3A498888AE272F0A69DEE7.html
Bu iki aşk da markamıza yakıştı

kaynak: http://www.sabah.com.tr/gny/haber,BB1526298BBC4E689A0C7C3292E1541E.html
Açar Ailesi topluma örnek

Sinbo Reklam ve Halkla İlişkiler Müdürü Mine Bursa, markanın Kayahan Açar ve ailesiyle buluştuğu reklam kampanyasının çok başarılı olduğunu söylüyor. Reklamda Açar çiftine kızları Aslı Gönül de eşlik ediyor. Açar ailesinin örnek bir çift olmasından dolayı tercih edildiklerini söyleyen Bursa, reklamın geri dönüşünün çok olumlu olduğuna dikkat çekiyor. Marka, Açar ailesiyle çalışmayı sürdürecek.
kaynak: http://www.sabah.com.tr/gny/haber,DBE7520CCB7D4EC4BC8E83E88E1049B2.htmlAşk müşteriyi 12'den vuruyor!

Friday, September 7, 2007
Mango Tanıtımı
Kaynak: http://www.aksam.com.tr/haber.asp?a=90617,8
Tuesday, August 28, 2007
Sharapova'ya Swarovski taşlı elbise

Tasarımında, New York City'deki kent siluetinden esinlenilen, parıltılı, çuval model elbisenin yanı sıra Sharapova için, aynı elbisenin gündüz maçlarında giyeceği siyah-beyaz renkli versiyonu da üretildi. Geçtiğimiz yıl, tenis kortlarına getirdiği ikonik stiliyle rakiplerinin ve hayranlarının dikkatini üzerinde toplayan Sharapova, yalnızca şampiyonluk unvanını elde etmekle kalmadı; aynı zamanda kendisi için tasarlanan özel gece ve gündüz elbiseleriyle kort modasını bambaşka bir seviyeye taşıdı. Geçtiğimiz yılki turnuvada, gece maçlarında giydiği "küçük siyah elbisesiyle" akıllarda yer eden Maria, bu stiliyle herkesten farklı olduğunu da kanıtlamış oldu.
Maria'nın oynayacağı gece maçları için, tasarımcılar, tüy kadar hafif olan Dri-FIT jarse kumaş kullanarak, diz hizasında, çuval modelinde, sade ve parıltılı, atomik kırmızı renkli bir elbise hazırladı. Dri-FIT kumaşın kullanılma amacı, hem zarif hem hafif olması. Bu kumaş, sporcuya hareket kolaylığı, nem kontrolü ve havadarlık sağlıyor. Elbisedeki dikişsiz konstrüksyon ise hem elbiseye daha sade ve bütünlüklü bir hava katıyor hem de minimum tahriş ve maksimum rahatlık sunuyor.
Doğru rengin seçilmesinde yıldız tenisçinin de büyük katkısı oldu. Geçen yıl New York'ta düzenlenen turnuvayı kazanan ve bu turnuvada da yeniden "kırmızı halılar üzerinde yürümek" isteyen yıldız, kırmızı rengin en doğru seçim olduğunu düşünüyor. Maria'nın gece maçlarında giyeceği elbise, üzerindeki figür aracılığıyla şehrin gece manzarasını resmediyor. Elbisenin önündeki grafik desen, kent siluetinin soyut bir kıvrımla tersyüz ve alt-üst edilmesini resmeden şablonun üzerine yerleştirildi.
600'den fazla otantik Swarovski kristalinin de grafiğin üzerine konulmasıyla birlikte, grafik desen, parlak kristallerin yüzdüğü bir deniz şeklini almış ve şehrin gökyüzü manzarasını simgeleyen büyülü bir tasarıma dönüştü. Isı verilerek elbisenin üst tarafındaki grafiğe yerleştirilen kristaller aynı zamanda, klasik gece elbiselerinin zarafetini anımsatan bir yaka duruşu da oluşturdu.
Sharapova'nın gündüz oynayacağı maçlar için tasarımcılar, yine tüy kadar hafif olan Dri-FIT jarse kumaş kullanarak, siyah ve beyaz renklerde sade, şık, çuval modelli, klasik bir elbise tasarladı.
Sharapova yeni elbiseleriyle ilgili olarak, "Nike, beni ve isteklerimi çok iyi anlıyor. Ben New York'ta büyük bir etki yaratmak istiyorum. Bu zamana kadar Amerika Açık için hazırladığımız giysiler bana kendimi tenis oynarken hissettiğim kadar iyi hissettirdi. Bu yıl benim için çok daha heyecan verici; çünkü bu yılki tasarımların ilham kaynağı bizzat New York şehrinin kendisi" diyor.
Monday, August 27, 2007
Sharapova's US Open wardrobe is inspired by New York's skyline

When Sharapova defends her U.S. Open title next week, she'll be wearing tennis dresses decorated with graphic interpretations of the cityscape on the chest.
The designs, created in collaboration with Nike senior designer Colleen Sandieson, were unveiled Wednesday evening on a rooftop at Rockefeller Center.
Like last year, Sharapova will have one outfit dedicated for day play and another for night matches.
"It's always important to feel comfortable in what you're wearing when you're playing, but in tennis, you can do so many things with your wardrobe," Sharapova said wearing the flame-red dress in a flared shift silhouette that she'll wear at night.
The color is in honor of the Big Apple. "I've worn a red top before but never a red dress, but there is no better place to do it than New York," she told the Associated Press.
The dress is a sleek garment made of a breathable wicking jersey and constructed with a no-sew technique with seams bonded with heat and silicone instead of thread.
There are more than 600 Swarovski crystals incorporated into the design, adding a little flash to the outfit, but Sharapova said it's simple and classy, which suits her taste. "I don't like things with too much pattern ... things that are tacky.''
There also are three crystal buttons down the back, creating a keyhole effect.
For the daytime, the look is similar but in black and white -- and without the crystals. It has a scoop-back design that facilitates movement, according to Sandieson.
Performance is always the priority, Sandieson said, but she and Sharapova strive for designs that marry function with fashion.
"She has a fantastic game and I have a lot of respect for that but she has a great eye for detail," Sandieson said. "She's got a style that's very natural to her, and she also knows what she likes and doesn't like.''
Sharapova, 20, has become a player in the fashion world and has sponsorship deals with Parlux Fragrances, handbag company Samantha Thavasa and watchmaker Tag Heuer in addition to Nike. She follows Venus and Serena Williams and Anna Kournikova as tennis players who are also seen as style icons.
"She wears clothes that a lot of other women would like to own and look good in," said Susan Kaufman, editor of People StyleWatch.
Kaufman also notes that today's tennis stars are photographed when they're off the court, too, giving more of a glimpse of their personal style.
Sharapova noted that the U.S. Open, which runs Aug. 27-Sept. 8, coincides with New York Fashion Week and she tries to make it to at least one show. For the past two years, it's been Marc Jacobs but she also hopes to make it to Michael Kors, Peter Som and Vera Wang this year.
Once her tennis career is over, she said, fashion is something she'd like to further explore.
Thursday, August 23, 2007
Kolunda 30 bin dolar

Necati Şaşmaz, ortaklarından olduğu Pana Film'in yapımcılığını üstlendiği "Fesupanallah" dizisinin tanıtımında, kolundaki Ulysse Nardin'in Perpetual Ludovico serisinden çıkan saatiyle dikkat çekti. Ünlü markanın 30 bin dolar değerinde saatiyle objektiflere yansıyan Şaşmaz, marka tutkusuyla dikkat çekti.
Friday, August 10, 2007
Ucuz Victoria Yok Satıyor

Victoria Beckham’ın eşinin imza töreninde giydiği 2000 dolarlık elbise daha piyasaya çıkmadı ama benzeri yok satıyor.Victoria Beckham’ın eşinin Los Angeles Galaxy takımıyla imza töreninde giydiği 2000 dolarlık elbise daha piyasaya çıkmadı ama benzeri yok satıyor. Topshop tarafından 120 dolara “Victoria” adıyla piyasaya sürülen elbise ilk iki günde 5 bin adet sattı. Victoria, imza törenine elbisesi ile tüm ilgiyi üzerinde toplamış, basında haftalarca elbiseyi kimin tasarladığı ve ne kadara mal olduğu günlerce tartışılmıştı.
Thursday, August 9, 2007
Makina'nın komiği Avrupa Yakası'nda

Okan Bayülgen'in sunduğu "Makina" programındaki skeçlerde rol alarak dikkat çeken Gürgen Öz'le "Yabancı Damat" dizisiyle yıldızı parlayan Binnur Kaya, "Avrupa Yakası" dizisine transfer oldular. Ata Demirer, Evrim Akın, Bülent Polat ve son olarak Peker Açıkalın'ın ayrılmasıyla yeni oyuncu arayışına giren dizinin yapımcıları, bu iki yeni oyuncuyla anlaştıklarını açıkladılar. Daha önce "Avrupa Yakası"nın yan rollerinde izlediğimiz Öz, yeni sezonda asıl kadroda yerini alacak.
Wednesday, August 8, 2007
Dizilere Sponsor Olunca Taklitleri Türedi

Koçak Gold'un sahibi İsmet Koçak, Türkiye'de yaklaşık 500 bin kişinin çalıştığı kuyumculuk sektöründe her yıl 200 ton mücevher üretildiğini söyledi.
Üç ay önce 'damgalı takı' satışına başlayan Koçak Gold, sahtekârlığın önüne böyle geçilebileceğine inanıyor. "Modellerimizi taklit ederek, yan ürünümüzmüş gibi satmaya çalışıyorlar." diyen şirketin sahibi İsmet Koçak, müşterilere, piyasada satılan bilezik, yüzük veya kolyelerin içine bakarak almaları tavsiyesinde bulunuyor.
Tekstilden parfümeriye, kozmetikten gözlüğe kadar birçok sektörün baş edemediği taklitçiler, yönlerini kuyumculuğa çevirdi. Özellikle 'sahte veya taklit' altın satışı Türkiye'de yaygın. Hatta iç piyasada alıcı bulan bazı sahte mallar Ortadoğu ülkelerine de gönderiliyor. Yaklaşık 500 bin kişinin çalıştığı kuyumculuk sektöründe her yıl ortalama 200 ton mücevher üretimi yapılıyor. Türkiye, külçe altın ithalatında ise dünyada ilk beşte. Ancak yerli üretici de, taklitçilerden nasibini alıyor. Bugün, piyasada tanınmış markaların hazırladığı tasarımların aynısı imal ediliyor.
Sahte ve taklit mallar, söz konusu firmaların yan kuruluş ürünü gibi satılıyor. Ancak müşterilerin kolaylıkla kandırıldığını fark eden üretici firmalar aldıkları tedbirlerle soruna çare buldu. En çok tercih edilen 22 ayar bileziklerini ve özel tasarımlarını sertifikalayarak satışa çıkaran Koçak Gold, kullanıcı hatası olmadığı sürece ürünü değiştirme garantisi veriyor. "Bu şekilde ismimizin de garantisini müşterimize vermiş oluyoruz." diyen İsmet Koçak, bozulmalara karşı da garanti verdiklerini söylüyor. Altın üretiminin kolay olması nedeniyle taklidinin de rahatça yapıldığını aktaran Koçak, Telif Hakları Yasası'nın yeteri kadar uygulanmamasından yakınıyor. "Maalesef taklit devam ediyor. Ortada bir emek hırsızlığı var." sözleriyle şikâyetini dile getiren Koçak, 10-15 bin civarında ürün ve model bulunduğunu ifade ediyor. Koçak, sertifikalı satışların müşteriye güven verdiğini dile getiriyor. Alıcıların artık bileziklerin içine baktığını, damgayı gördükten sonra sertifikasını istediğini vurguluyor.
Takıda Osmanlı motifleri revaçta
Son dönemde Osmanlı motiflerinin Polonyalılardan büyük ilgi gördüğünü belirten İsmet Koçak, kırmızı altının da Kazakistan, Azerbaycan, Moğolistan, Rusya ve Ukrayna tarafından beğenildiğini söylüyor. Yurtdışındaki fuarlara katılarak yerli tasarımları tanıtmaya çalıştıklarını aktaran Koçak, yabancı ülkelerde yeni irtibat büroları açacaklarına dikkat çekiyor. İhracatın ağırlıklı olarak Balkan ülkelerine yönelik gerçekleştiğini ifade eden Koçak, Doğu Avrupa ülkelerinden de sipariş aldıklarını dile getiriyor ve ekliyor: "İncelemeler yapıyoruz ve o ülkede hangi modeller rağbet görüyorsa onu tasarlıyoruz. Kuyumcuların vitrinlerine bakıyoruz. Kadınları gözlemliyoruz. Onlar da bizden bazı isteklerde bulunuyorlar." Modaya yön veren İtalya va Fransa, altın tasarımlarında da bir numara. Anadolu topraklarında şekillenmesine rağmen, yeterli tanıtımı yapılmayan Türk ürünlerinin bilinirliği yeni yeni artıyor. İç piyasada Osmanlı ve Selçuklu tasarımları rağbet görüyor. Ancak yurtdışına satılan modellerde İtalya ve Fransa'nın tasarımları kullanılıyor. Modada belirleyici ülke olmanın şart olduğunu aktaran Koçak, sektöre eğitimli gençlerin girdiğini kaydediyor. 5 yıl içerisinde sektörün çok daha güçleneceğine inanan Koçak'a göre, eğitimli işgücü geliyor. Tahsilli elemanlar işi ileri noktalara taşıyacak. Bu da tasarımla mümkün olacak. Ciddi modeller üretiliyor.
İsmet Koçak, altını yatırım aracı olarakda değerlendirdi. İşadamı, kur fiyatlarının sabit kalması halinde altına olan ilginin artacağının altını çiziyor. Koçak'a göre, enflasyondaki indirim ve dövizin sabit tutulması üzerine tüketici altına kaydı ve fiyatı yükseldi. Son beş yılda, fiyatlar iki katına çıktı. Herkes altın almaya başladı. Yatırım amacıyla ise özellikle kadınlar has, ata altın alıyorlar. 22 ayar bilezik de en çok talep gören ürünler arasında.
Zeliş Yıldıral
08 Ağustos 2007, Çarşamba
http://www.zaman.com.tr/webapp-tr/haber.do?haberno=573588
Saturday, August 4, 2007
Forum Sayfamız Test Yayınına Başladı
Forum.ekrandaki.com'un ünlü oyuncuların tarzlarını yorumlayabileceğiniz, hangi markalardan giyindiklerini öğrenebileceğiniz bir platform olmasını hedefliyoruz.
Henüz beta aşamasında olan forumumuza katkılarınızı bekliyoruz.
forum.ekrandaki.com
Friday, August 3, 2007
Tuesday, July 31, 2007
Erkek Mekanizmaya Kadın Modaya Bakıyor

Siyaset ve iş dünyasının yoğun ilgi gösterdiği, fiyatları 6 bin ile 1 milyon YTL arasında değişen lüks saatlere talep her geçen gün artıyor. Türkiye'de yılda 500 Franck Muller, 3 bin 500 de Raymond Weil satılıyor..
SAAT son yıllarda, sadece zamanı değil sosyal statüyü de gösteren bir aksesuar olmaya başladı. Özellikle gelişmiş ülkelerde saat en büyük lüks. Fiyatları 6 bin ile 1 milyon YTL arasında değişen saatler, Türkiye'de de siyaset ve iş dünyasında moda oldu. Bu modayı takip edenlerden biri de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan. Erdoğan'ın fiyatı polemik konusu olan Franck Muller marka saatinin ardından gözler, Türkiye'de saat sektörüne çevrildi.
İthal lüks saat satan 46 firmanın faaliyet gösterdiği sektörün Türkiye'deki pazar hacminin 600 milyon dolar olduğu belirtiliyor. Pazarın büyük bir bölümüne ise Franck Muller, Raymond Weil, Zenith, Rolex, Bulgari, Cartier ve Vacheron Constantin gibi markalar hakim. Bu markaların her yıl çok sayıda birkaç Ferrari değerinde saatleri satılıyor.
500 FRANCK MULLER SATILIYOR
Erdoğan'ın ünlü saati Franck Muller'in asıl distribütörü, yine Erdoğan'a yakınlığıyla bilinen Fettah Tamince'nin patronu olduğu Rixos otellerindeki Lydion mağazaları. Franck Muller saatlerinin fiyatı 5 bin ile 200 bin dolar arasında değişiyor. Franck Muller'in Türkiye'de yılda 500 adet satıldığı belirtiliyor.
kaynak: http://www.paradergi.com.tr/gun112,135@300.html
Monday, February 26, 2007
Seçkin Markaların Seçkin Ürünleri burada
Artwork Yakınca Ekrandaki.com'da
Twigy Terlikleri Ekrandaki.com'da
Tuesday, February 20, 2007
Arama Motorumuz ve Sipariş Takibi
Netiket ekibine teşekkürlerimizi sunuyoruz.