
Koçak Gold'un sahibi İsmet Koçak, Türkiye'de yaklaşık 500 bin kişinin çalıştığı kuyumculuk sektöründe her yıl 200 ton mücevher üretildiğini söyledi.
Üç ay önce 'damgalı takı' satışına başlayan Koçak Gold, sahtekârlığın önüne böyle geçilebileceğine inanıyor. "Modellerimizi taklit ederek, yan ürünümüzmüş gibi satmaya çalışıyorlar." diyen şirketin sahibi İsmet Koçak, müşterilere, piyasada satılan bilezik, yüzük veya kolyelerin içine bakarak almaları tavsiyesinde bulunuyor.
Tekstilden parfümeriye, kozmetikten gözlüğe kadar birçok sektörün baş edemediği taklitçiler, yönlerini kuyumculuğa çevirdi. Özellikle 'sahte veya taklit' altın satışı Türkiye'de yaygın. Hatta iç piyasada alıcı bulan bazı sahte mallar Ortadoğu ülkelerine de gönderiliyor. Yaklaşık 500 bin kişinin çalıştığı kuyumculuk sektöründe her yıl ortalama 200 ton mücevher üretimi yapılıyor. Türkiye, külçe altın ithalatında ise dünyada ilk beşte. Ancak yerli üretici de, taklitçilerden nasibini alıyor. Bugün, piyasada tanınmış markaların hazırladığı tasarımların aynısı imal ediliyor.
Sahte ve taklit mallar, söz konusu firmaların yan kuruluş ürünü gibi satılıyor. Ancak müşterilerin kolaylıkla kandırıldığını fark eden üretici firmalar aldıkları tedbirlerle soruna çare buldu. En çok tercih edilen 22 ayar bileziklerini ve özel tasarımlarını sertifikalayarak satışa çıkaran Koçak Gold, kullanıcı hatası olmadığı sürece ürünü değiştirme garantisi veriyor. "Bu şekilde ismimizin de garantisini müşterimize vermiş oluyoruz." diyen İsmet Koçak, bozulmalara karşı da garanti verdiklerini söylüyor. Altın üretiminin kolay olması nedeniyle taklidinin de rahatça yapıldığını aktaran Koçak, Telif Hakları Yasası'nın yeteri kadar uygulanmamasından yakınıyor. "Maalesef taklit devam ediyor. Ortada bir emek hırsızlığı var." sözleriyle şikâyetini dile getiren Koçak, 10-15 bin civarında ürün ve model bulunduğunu ifade ediyor. Koçak, sertifikalı satışların müşteriye güven verdiğini dile getiriyor. Alıcıların artık bileziklerin içine baktığını, damgayı gördükten sonra sertifikasını istediğini vurguluyor.
Takıda Osmanlı motifleri revaçta
Son dönemde Osmanlı motiflerinin Polonyalılardan büyük ilgi gördüğünü belirten İsmet Koçak, kırmızı altının da Kazakistan, Azerbaycan, Moğolistan, Rusya ve Ukrayna tarafından beğenildiğini söylüyor. Yurtdışındaki fuarlara katılarak yerli tasarımları tanıtmaya çalıştıklarını aktaran Koçak, yabancı ülkelerde yeni irtibat büroları açacaklarına dikkat çekiyor. İhracatın ağırlıklı olarak Balkan ülkelerine yönelik gerçekleştiğini ifade eden Koçak, Doğu Avrupa ülkelerinden de sipariş aldıklarını dile getiriyor ve ekliyor: "İncelemeler yapıyoruz ve o ülkede hangi modeller rağbet görüyorsa onu tasarlıyoruz. Kuyumcuların vitrinlerine bakıyoruz. Kadınları gözlemliyoruz. Onlar da bizden bazı isteklerde bulunuyorlar." Modaya yön veren İtalya va Fransa, altın tasarımlarında da bir numara. Anadolu topraklarında şekillenmesine rağmen, yeterli tanıtımı yapılmayan Türk ürünlerinin bilinirliği yeni yeni artıyor. İç piyasada Osmanlı ve Selçuklu tasarımları rağbet görüyor. Ancak yurtdışına satılan modellerde İtalya ve Fransa'nın tasarımları kullanılıyor. Modada belirleyici ülke olmanın şart olduğunu aktaran Koçak, sektöre eğitimli gençlerin girdiğini kaydediyor. 5 yıl içerisinde sektörün çok daha güçleneceğine inanan Koçak'a göre, eğitimli işgücü geliyor. Tahsilli elemanlar işi ileri noktalara taşıyacak. Bu da tasarımla mümkün olacak. Ciddi modeller üretiliyor.
İsmet Koçak, altını yatırım aracı olarakda değerlendirdi. İşadamı, kur fiyatlarının sabit kalması halinde altına olan ilginin artacağının altını çiziyor. Koçak'a göre, enflasyondaki indirim ve dövizin sabit tutulması üzerine tüketici altına kaydı ve fiyatı yükseldi. Son beş yılda, fiyatlar iki katına çıktı. Herkes altın almaya başladı. Yatırım amacıyla ise özellikle kadınlar has, ata altın alıyorlar. 22 ayar bilezik de en çok talep gören ürünler arasında.
Zeliş Yıldıral
08 Ağustos 2007, Çarşamba
http://www.zaman.com.tr/webapp-tr/haber.do?haberno=573588
No comments:
Post a Comment